Samos - KOKKARİ

KOKKARİ

Geçen sene Samos 'a yaptığımız iki seyahatte de aklımız Kokkari 'de kalmıştı. Sadece Pythagorio ve Karlovasiyi görmüştük. Kısa sürede birkaç yer gezmektense adalara gelince, tam da buralarda yaşayanlar gibi sindire sindire sakin tenha telaşsız bir tatil yapmayı seviyoruz.
Önceden seçtiğimiz yere göre merkez ve plaja yakın bir oda tutuyor ve yaklaşık bir hafta tam bir deniz tatili yapıyoruz.


Bu sene seçtiğimiz köy adanın kuzeyindeki Kokkari idi.

Bunun için Kuşadasın' dan kalkan ve Kokkari 'ye 11 km. uzaklıktaki Vathi limanına yanaşan Meander firmasına ait feribottan biletlerimizi aldık. Dönüş açık bilet fiyatı 1 kişi vergiler dahil 55 €. ( günü birlik gidişler daha ucuz. Ancak hiçbir Yunan adasını açıkçası 1 gün için tavsiye etmem; gidişlerde en az 1 saat kuyrukta beklendiğini düşünürseniz pek değmez doğrusu )

Günübirlik dahi olsa Schengen vizeniz olması gerektiğini de tekrar hatırlatalım !

Köyün tam merkezinde her iki kıyısına ve çarşıya yürüme mesafesinde olan Aphrodite Apartments ' tan teraslı odamızı 7 gece için ayırttık. Kuşadası 'ndan 09:00 da kalkması gereken feribotumuz varması gereken saat 10:30 da hareket etti ! Limanda çıkış kuyruğu harici ayrıca Meander de check in ve bilet içinde kuyruk bekliyorsunuz...
1,5 saat süren yolculuğun sonunda 1 saatte pasaport kontrolde bekleyerek artık tatile başlayabildik.

Ve karşınızda Samos 'un Mikonos 'u KOKKARİ !

Tarsanas Beach - Mezedaki

Köy denize doğru uzanan burun üzerine kurulmuş, iki ayrı kıyısı var. En yukarıda ki fotoğrafa göre sol taraf ta plaj ve plaj tavernaları çoğunlukta. Ve o yöne doğru otellerinde sayısı artmakta.
Genelde daha çok rüzgar alan ve dalgalı bir bölüm.

Odamıza yerleştikten sonra hiç vakit harcamadan hemen çıktık ve odamızı teslim eden çalışanın da önerisi ile sol tarafa göre daha az rüzgar alan diğer tarafa yürüdük. Çarşının içinden geçip restauranların önünden yürüdüğünüzde yol bitiyor. İşte o noktada kayaların arkasından biraz suyun içinden yürüyerek diğer koya geçiyorsunuz. Samos un çoğu kıyısında olduğu gibi iri çakıl taşlı ama renginin berraklığı ile güzel bir plaja ulaşıyorsunuz. Burada havlunuzu atıp yüzebileceğiniz gibi. 5 € karşılığında plajdaki şezlongları da kullanabilirsiniz, self servis olan ve sadece içecek ve atıştırmalıkları olan temiz bir bar var.

Yürüyerek geçebileceğiniz koy

Kaldığımız eve yakın bize başka plaj aratmayan o güzel deniz

Yol yorgunluğu ve acıkmış halimiz ile plajın üzerindeki tek restaurant olan Nirefs ' e merdivenleri tırmanarak çıktık ve muhteşem bir manzara eşliğinde ; özlediğimiz lezzetlerin tadına vardık.

İşte tam da bu masaya oturup karşınıza baktığınızda şimdi tatil başladı diyorsunuz.
Uzun süre masadan kalkamadık. Manzara güzel, esinti güzel..

Aynı merdivenlerden indiğimizde taşlara havlularımızı koyduk ve yukarıdan izlediğimiz o manzaranın içine bıraktık kendimizi... dip dibe şezlong yok, plaj girişinde güvenlik yok, otopark  yok, şezlonglar arası dolaşan eli telsizli tipler yok.. Kendi halinde sakin sadece doğa ve siz !

İşte marketten 0,86 €uroya aldığınız buz gibi yunan biraları :)

Her yer taş olunca , insan bir şeyler yapmadan duramıyor :)

Kokkari 'nin temiz renkli sokakları

İlk gün yol yorgunluğu, güneşin rehaveti ile odamıza döndükten sonra biraz sokakları keşif ve ilk akşam ev şarabı, musakka ve cacıki ile açılış :) Tesadüfen seçtiğimiz güleryüzün, tahta sandalyelerin ve manzaranın standart olduğu restaurantlardan biri Apollon. Ev şarabı , cacik, musakka ve patates.

Bir kaç istisna hariç, bütün tavernalarda ekmek siz oturduğunuz an geliyor ve ortalama kişi başı 1 € hesabınıza ekleniyor.. bilginize.

Şimdiye kadar Yunanistan' da yediğim en iyi musakka , seramikte ..

Yarım litre ev şarabı 6 €, Musakka 8,50 €

Fiyatlar genelde her yerde aynı , özellikle içecekler:

Ev şarapları yarım litre karafta : 5 - 6 euro

Fix, Alfa, Mythos ..biralar 3 - 3,50 euro arası

Ouzo ( Samos 'ta çoğunlukla Frantzeskos içilmekte, her adanın kendine özel local içeği bulunmakta, ayrıca bizim rakının tadına en yakın olanlardan biri )

Bu arada Samos şarapları ile de meşhur, özellikle misket üzümünden yapılmaktaymış.

2. gün bütün broşür ve yazılarda bahsedilen Lemonakia Plajına gittik. Burası Kokkari 'ye 2 km. uzaklıkta Karlovasi yönüne doğru gidildiğinde sadece 2 tesisin olduğu çakıl ve soğuk suyu olan temiz bir koy. Bizim Kokkari 'de girdiğimiz plajdan çok da farklılığı olan bir yer değildi açıkçası. Çünkü burada kötü deniz pek yok !
Kokkari merkezde kilisenin hemen önünde saat başı otobüsler durmakta. Buradan otobüse binerek yada karşısındaki taksi durağından 4,5 euro karşılığı Lemonakia 'ya gidebilirsiniz. Yalnız büyük bir yokuş sizi bekliyor hazırlıklı olun. Motor yada araba kiraladıysanız otoparka kadar inebilirsiniz.

Biz Andreas Place gittik. 2 şezlong için 6 € ödedik. Öğlen içinde 3 kişi yaklaşık 20 -25 euroya karnınızı doyurabilirsiniz.

Lemonakia Beach

Andreas Place - Lemonakia Beach

Andreas Place - Lemonakia Beach

Kokkari sıkılmadan tatilinizi geçirebileceğiniz bir köy. Limana ve bir çok plaja yakın. Çok sevimli hediyelik eşya ve seramik dükkanları mevcut. Akşam üzeri sandalyesini kapı önüne çıkarıp gelen geçene bakan teyzeler.. saksıda fesleğenler, sardunyalar, gölgede yayılmış kediler.. Aslında bize yabancı değil... 80 lerde zaman durmuş gibi bu köylerde !
Ve hızla her şeyin değişip, hızla tüketildiği ülkemizde özlediğimiz dinginliği biz kendi adımıza bu adalarda buluyoruz.

Güneşte kurumaya bırakılan ahtopotlar

Sahile bir paralel arka sokakta kilisenin önü taksi ve otobüs durağının olduğu nokta

Akşam yemekleri için Foursquare kullanabilirsiniz ama bence kullanmasanız önünden geçerken gözünüze kestirdiğiniz rast gele bir yere kurulmanız daha güzel keşifler yapmanıza yarayabilir. Puanlar yanıltıcı olabiliyor. Nitekim uzun bir konaklamamız olunca her gece ayrı bir yerde yemek yeme şansımız oldu ve bazı yerlerin özellikle giden Türkler tarafından aynı yerlerin tercih edilip puanlanması biraz abartılara neden olmuş.
Örneğin Kokkari denildiğinde herkesin Meltemi, Poseidon gibi restaurantları önermeleri . Aslında aynı kıyı, aynı manzara, aynı malzeme... Ama bu fazlaca puanlanan yerlerde ekstra kalabalık oluşmasına neden olmuş.
Biz daha küçük daha kendi halinde , turistlerden çok yerlisinin de tercih ettiği yerleri daha çok seviyoruz.

Tarsanas plajın sonuna doğru kumsalda akşam yemeği için 2 kere gittiğimiz taverna Acrogiali.

Paradise is here !

Özellikle greek salata, patlıcan salata ve cacık burada da mutlaka söylenmeli. Lakerda lezzeti bir harika . Abartmıyorum gidin size suratsız gibi gelecek ama aslında üçüde şahsına münhasır adamın çevirdiği yer bize çok keyif verdi.

Acrogiali

Greek salata dediğin sadece feta peyniri olmaz kapari ve zeytin de olmalı :)

Yine akşam yemeği için sahildeki Mezedaki lezzetli ve popüler bir mekan :
Sirkede ahtopot ve feta peynirli kabak çiçeği tavsiye edilir.

Mezedaki

Bu arada akşamları yemekten sonra baştan sona çarşıyı dolaşıp benim favori cafem olan Aelio 'ya mutlaka ama mutlaka oturun. İster frappe için   o günün tatlısını yiyin, ama o güzel mekanda oturun o sevimli süslü tabakları bardakları görün. Kocaman rahat koltuklarında dalgaları dinleyin..
İşte 1 haftalık Kokkari tatilimiz boyunca test ettiğim diyet bozanlar :)

Günün pastalarından seçmiştim adını hatırlamıyorum ama, Naneli şahaser adını taktım ben :)

Resmen 3 kişilik pancakeleri! arasındaki dondurma değil yogurt o yüzden bana tadı az geldi ! ve üzerine ekstra çikolata sos döktüm :)

Aelio 'nun frappesi ve waffle ! !

Kokkarinin sol tarafında rüzgarlı olan Tarsanas plajında da 2 günümüzü geçirdik. Oradaki favori mekanımızda Samia idi. Öğlen yemeğini burada yediğinizde ayrıca şezlong parası ödemiyorsunuz.
Güler yüzlü bir karı koca ve kızları işletiyor.  Gayet mütavazı  ve temiz . Yemekleri de lezzetli ve porsiyonları büyük. Tavla var, satranç var.
Deniz çoğunlukla dalgalı ama yüzülmeyecek gibi değil. Esinti 10 numara..

Samia 'nın hep esintili rahat şezlongları..

Dönüş günü saat 17:00 deki feribotumuza kadar Vathi de vakit geçirdik. Kokkariye göre fiyatların daha düşük olduğu bir merkez. Adanın başkenti. Bence çok olmasa da en z 2 gece burada da kalınabilir limana yakın güzel plajı ve güzel tavernaları var.

Son yediğim öğle yemeği Yannis teydi ve en büyük porsiyonlar buradaydı diyebilirim. Bu tatildeki en güzel fava ünvanını açık ara ile  Yannis 'te yediğimiz aldı.

Akşamları canlı müziğin olduğu bu taverna limanın bir arka sokağında.

Yanniste akşamları canlı müzikte varmış. 

Samos haritasında işaretlenmiş olan Kokkari sırasını salmış bulunmakta. İkinci tura kadar başka köyler adalar bizi bekler.

Ama aklımız kaldı Vathi 'de . Kalmamak haksızlık oldu. Samos bir kerede merkezde kalkmak için aklımızın bir köşesinde !

Geçen sene gittiğimiz Karlovasi ve Pythagorio yazılarım taslakta kalmıştı. Çok yakında düzeltip paylaşacağım. Tam tatil mevsimi gelmiş, bütün feribotlar doluyken belki faydalı olur ...

BİRGİ

Uzun süredir, duyduğum ama hiç gitmediğimiz bir yerdi Birgi. Özellikle fotoğraf kulüplerinin günü birlik gezi organizasyonlarını görürdüm ama bir türlü denk gelmemişti. Bu hafta sonu havaların güzelleşmesiyle ne yapalım diye düşünürken, malum gezmeden yeni yerler görmeden duramıyoruz ! Aklıma Birgi geldi. İzmir 'den nasıl gideriz , orada neler yaparız diye araştırırken, gece kalınabilecek güzel pansiyonlar, konaklar olduğunu gördüm. Ve hemen programımızı 1 gece konaklamalı olarak planladım.
Kaldığımız otel 5 odalı *Yeni Gelin Evi Butik Otel * . Yeni, temiz, özenli ve severek işletilen bir aile işletmesi. Küçük ama ihtiyacınız olan her şey var. 5 yaşındaki kızımız içinde son derece rahat ve keyifli oldu burada kalmak. Oturmaktan sıkılmayacağınız avlusu, kocaman ceviz ağacı altındaki salıncak, süs havuzundaki su sesi; çalışma hayatındaki yorgunluğunuzu alıp, kendinizi dinlendirmenize yetecek.

http://yenigelinevi.com/index.html

Birgi' ye girdinizde yukarı doğru çıkarken yolun kenarı solda Yenigelin Evi

Avlunun bir köşesi

Detaylar güzeldir..

Bu avluyu çocuklarınızda çok sevecek

Sabah kahvaltımızı Avludaki ağaçların altında yaptık. Köy yerinde beklediğiniz bir kahvaltıdaki her şey var. Reçelleri lezzetli. ( özellikle havuç reçelini kızım tek başına yedi ) üstünde damga olmayan yumurtalar vs.. Kahvaltı masamız hazır olduğunda hemen faaliyete geçtiğimizden ! masanın fotoğrafını çekmeyi unuttum. Son anda aklıma geldi silip süpürmeden Birgi 'nin meşhur Tengül ve taban gevreğini çektim. Bunları da Ödemiş, Birgi 'ye gidince mutlaka yemelisiniz demişlerdi. Ama otelimizin sahibi Ertuğrul Bey sağolsun " ben size zaten yarın kahvaltıda ikram edeceğim " dediğinden gündüz dolaştığımızda yememiştik, kahvaltımızın yanında onları da tatma şansımız oldu.

Tengül Pide ve Taban Gevreği

Birgi de konaklamak isteyenlere  ya da kahvaltıya gideceklere *Yenigelinevi 'ni tavsiye ederim.

Ev sahipleri cana yakın ve işlerini severek yapıyorlar. Konaklayacak , kahvaltı edecek vaktiniz yoksa bile; geçerken kafanızı içeri uzatıp avlusuna bir geçin, hiç olmazsa bir çay bir kahve için.

Otele öğlen ulaştığımızda çantalarımızı bıraktık ve hemen Birgi sokaklarını gezmeye çıktık. Bozdağın yamaçlarında küçük bir köy Birgi. Simgesi haline gelen Çakırağa Konağını maalesef gezemedik, yaklaşık 5 yıldır restorasyon çalışmaları sürüyormuş :(
Her sokakta kırmızı kiremitli, ahşap pencereli taş evleri göreceksiniz, meydanda ki Ulu Cami, İmam -ı Birgi Türbesi yürüyüşünüz sırasında karşınıza çıkacak. Ve her sokak sonunda başınızı kaldırdığınızda yemyeşil dağları göreceksiniz, sokakların kenarında ki dev çam ağaçlarını.. her evin kapısında sarkan sarmaşık güller... Bunlar sürekli durup fotoğraf çekme isteği uyandıracak sizde!

Yemek için Ödemiş köfte yapan bir kaç yer var. Sulu yemek için Baba Lokantası bize de tavsiye edildi. Hemen üstünde Birgi Sofrası var. Biz hem Ödemiş köfte yaptığı hem sulu yemeği olduğu için Birgi Sofrasını tercih ettik.

Birgi Sofrası - köfte gördüğünüz gibi tencere kapağına benzeyen tabakta geliyor.13 TL Pilav 3 TL ,Cacık 4 TL Su Bozdağ' dan buz gibi ve BEDAVA :)

Ulu Cami ' nin karşısındaki büyük çınar ağacının altında oturduk. Karşıdaki köy kahvesinden söylediğimiz çaylarımızı içerken etrafta üstü açık belediye otobüsünün sürekli önümüzden geçtiğini farkettik. Ödemiş belediyesi ücretsiz ring yapmış, çok güzel .. hemen bizde bindik yürüdüğümüz yerleri birde yüksekten görerek otobüs ile turladık. Bindiğimiz yerde de indik.

Ücretsiz Birgi Turu

Birgi ile ilgili bilgileri araştırırken sizinde karşınıza *nardanesi çıkacaktır. Hemen Çakırağa Konağının yanındaki sokakta 2 katlı güzel bir konak. Kahvaltısını denemedik, ama met ediyorlar, hata sevgili Vedat Milör de kahvaltısını yemiş. Biz bahçesinde oturup soğuk nar suyu ve kalburabastı tatlısı yedik. Sahibi İstanbul 'dan gelmiş yerleşmiş ve Birgi' nin tarihini anlatmak ve tanıtmak için emek vermiş biri. Güleryüzüyle hemen yanınıza geliyor.
İki bardak nar suyunu içip 1 saat oturduk herhalde, Nehir hala yaprak, çiçek, böcek inceliyordu ..

Nardanesi' nin üstündeki sokaktan; Çakırağa Konağı

Birgi

Dolaştığımız sokaklardan birindeki eve , *tarihi yapıda yaşama ödülü verilmiş. Önemli tabi tarihi korumanın yanında o tarihle birlikte, ona zarar vermeden yaşayabilmek.
*****************

Yanı başımızda ne güzel sokaklar, ne güzel köyler, ne güzel tatlar,  ne güzel insanlar, sohbetler var !...

Bütün bu güzellikler belki de gözümüzün önünde, sadece olanları görebilmek, dokunabilmek, önemli.
Aslında keşfedecek bir şey yok ! her şey olduğu yerde bizi bekliyor..